Wyoming DAO Düzenleme Teklifi
Bir önceki yazımızda Merkeziyetsiz Otonom Organizasyonlar, DAO’lara genel bir giriş yapmıştık ve DAO’ların karakteristik özelliklerine ve sunacağı avantajlara değinerek alt kategoriler olarak DAC ve LAO konseptini ele almıştık. DAO’ları, blokzincir üzerinde akıllı sözleşmelere kodlanmış kurallar bütünü olarak nitelendirmiştik. DAO’lar, blokzincir tabanlı merkeziyetsiz bir işlem ekosisteminde, yalnızca kodlara, akıllı sözleşmelere güvenerek, insanlara ya da merkezi bir otoriteye güven ihtiyacının önemli ölçüde ortadan kalktığı, hiyerarşik olmayan, şeffaf, güvenli ve daha demokratik karar verme süreçleri açısından devrimsel iş modelleri olarak geleneksel iş modellerinin birçok problemine önemli bir çözüm olarak önümüzde duruyor.
DAO’ların, kurum ve kuruluşlar için bir iş modeli, organizasyon yapısı, karar verme, yönetim mekanizması olarak tercih edilmesi açısından, gelişim sürecinde teknolojiler olarak teknik ve hukuki sınırlılıklar mevcut. Bir DAO yapısının hukukça tanınması ve DAO ilişkili uyuşmazlıklarda ilgili yasalar tarafından tam bir koruma sağlanması için DAO’lar ile ilgili düzenlemeler yapılması ya da DAO tasarımlarının ara formüllerle hukuki sınırlılıklara uygun bir şekilde tasarlanmaya çalışılması gerekiyor. Ancak unutmamak gerekir ki DAO konseptinin geliştirilme amacı blokzincir ekosistemi içinde sık referans verilen bir motto olan “kod kanundur” yaklaşımı ile yakından ilişkilidir. Yani ikincil bir korumaya ihtiyaç duymamak için tasarlanmıştır aslında DAO’lar. Bütünlüğü ve değişmezliği blokzincir garantisi altına alınmış, açık kaynak kurallar bütününün, birbirini tanımayan, tanıma ihtiyacı duymayan insanların paydaşı olduğu, merkeziyetsiz, otonom bir organizasyonda “hukuk”, akıllı sözleşmelere kodlanmış kurallardır.
DAO konseptinde “güven” kod ekseninde inşa edilmesine rağmen DAO ekosisteminin gelişimi, yaygın bir şekilde kullanımı ve benimsenmesi için bu teknolojiyi destekleyen hukuki düzenlemeler önemli avantajlar sağlayacaktır. Bir DAO’nun fonlanması, sermayenin (fonların) iş ve işlemler için kullanılması, teşvik / kar mekanizması ve benzeri yapılar (şirketler) için geçerli / sınırlayıcı hukuki düzenlemeler, düzenleyici kurumlar nezdinde DAO’lar aracılığıyla mevcut yasaların dolanıldığı (vergi ve diğer sorumluluklar) algısını güçlendirebilir ve DAO’lar ile ilgili sınırlayıcı yasal düzenlemeler getirilebilir. Bu durum DAO’ların gelişimini ve DAO ekosisteminin büyümesini sınırlayabilir. “The LAO” tarafından geliştirilen LAO (Limited / Sınırlı Sorumlu Otonom Organizasyonlar) konsepti tam da bu soruna çözüm olarak geliştirilmiştir.
“The LAO” bir limited şirket altında örgütlenmiş, vergi vb. sorumlulukları için üçüncü parti hizmet sağlayıcılarla anlaşan, paydaşların yasalarla uyumlu, akredite yatırımcılardan oluştuğu, şirketlere ilişkin düzenlemelerle uyumlu bir ortaklık yapısına, iş modeline sahip, kar amaçlı, DAO konseptini yasal sınırlılıklar içinde hayata geçirmeye çalışan bir organizasyondur. Yönetime ilişkin kurallar, karar verme mekanizmaları DAO konseptine uygun bir şekilde akıllı sözleşmeler aracılığıyla gerçekleştirilmektedir. DAO’nun bir alt kategorisi olarak nitelendirebileceğimiz LAO konsepti coğrafi sınır, yasal sınırlılıklar vb. nedenlerle DAO konseptinden uzaklaşsa da DAO ekosisteminin gelişimi adına oldukça önemli bir konsepttir.
DAO’lar ile ilgili en önemli sınırlılıklardan biri yukarıda da ifade edildiği üzere yasal düzenlemelerdir. Bu sınırlılığı aşma adına LAO konseptinin sunduğu iş modeline yukarıda değindik. Geçtiğimiz aylarda ABD’nin Wyoming Eyaleti’nde DAO ve LAO konseptine referansla DAO’lara ilişkin bir yasa teklifi gündeme geldi. DAO’ları yasallaştırmaya, DAO’lara hukuki bir organizasyon niteliği kazandırmaya çalışan ve olumlu öneriler içeren bu teklif birçok insanı şaşırttı ve DAO’ların blokzincir tabanlı merkeziyetsiz doğası ve birbirinden oldukça farklı yapılarda ve iş modellerinde geliştirilebilmesi gibi nedenlerle nasıl düzenleneceği tartışmalarını başlattı.
Wyoming Blokzincir & Kriptopara Ekosistemi
DAO’ların gelişimi, kriptopara ekosisteminin gelişimi ile sıkı bir ilişkiye sahiptir. Kriptoparalar, DAO iş modelinin, kurallar bütününün uygulanmasında, işlevsel kılınmasında oldukça önemli bir fonksiyona sahip. Halihazırda kriptoparaların ve blokzincir tabanlı varlıkların düzenlenmemiş ya da çok sınırlı düzenlenmiş olmasına rağmen Wyoming’de kompleks bir organizasyon olan DAO’lar ile ilgili düzenleme teklifi sunulması ilgi çekici olmakla birlikte tesadüf değil.
Wyoming’de kriptoparalar ve blokzincir teknolojileri konusunda araştırmalar, çalışmalar yapan çalışma grupları var ve şimdiye kadar çok sayıda, blokzincir teknolojisinin kullanımı, yasal çerçevesinin oluşturulması adına yasa teklifi sunuldu ve birçoğu da yasalaştı. Dijital varlıklar ile ilgili mülkiyet haklarına benzer bir statü geçtiğimiz yıllarda yasalaştı ve dijital varlıkların kullanımı ticaret hukuku çerçevesinde korundu. Wyoming’de dijital varlık saklama hizmeti sunacak şirketlerin hukuki statüsüne ilişkin de düzenlemeler yapıldı. Tüm bu düzenlemeler Wyoming Eyaleti’nde iki yıldan uzun bir süredir tartışılıyor. ABD Başkanlık seçimlerinde Wyoming Senatörü olarak seçilen Cynthia Lummis de sıkı bir Bitcoin destekçisi olarak öne çıkıyor.
Wyoming DAO Düzenleme Teklifi
Yukarıdaki bilgilerden de anlaşılacağı üzere DAO’lara hukuki statü tanınmasına ilişkin düzenlemenin, yenilikleri destekleyen, blokzincir ve kriptopara ekosistemi açısından en iyi konumlardan biri olan Wyoming’de gündeme gelmesinin önemli gerekçeleri var. Peki bu düzenlemede neler var.
Sunulan yasa tasarısında öncelikle blokzincir tabanlı konseptler tanımlanıyor. Akıllı sözleşme nedir, DAO nedir, DAO iş modelleri nedir ve birbirinden nasıl farklılaşıyor gibi sorulara cevap verildikten sonra DAO’ların mevcut yasalar çerçevesinde nasıl tanımlanabileceği ve karşılaması gereken özelliklere yer veriliyor.
DAO düzenleme teklifinde, teklifin amacı olarak DAO’ların eyalet otoriteleri tarafından tanınması ve lisanslanmasının hedeflendiği belirtiliyor. Bu düzenleme teklifi ile gerçek dünya iş modelleri ile akıllı sözleşme tabanlı, hiyerarşik olmayan, şeffaf ve çok daha demokratik bir şekilde inşa edilebilen DAO iş modelleri arasında bir köprü kurma düşüncesi düzenleyicilerin çıkış noktasını oluşturuyor.
Yasalarla uyumlu, limited şirket formunda örgütlenmiş yukarıda anlatılan LAO konsepti üzerinde de duruluyor tasarıda. Tasarıda yer alan bir diğer önemli nokta, üyeler tarafından ve algoritmik olarak (akıllı sözleşmeler aracılığıyla) yönetilen DAO’ların ayrı ayrı sayılarak düzenleme kapsamına dahil edilmesi ve bu yapıların hangi ticari ünvanlar altında tanınacağının açık bir şekilde ifade edilmesidir. Dolayısıyla bu haliyle yasa tasarısı DAO’lar için önemli bir esneklik sunuyor.
Bu düzenleme tasarısı yasalaştığı takdirde DAO’lar bir şirket gibi tanınacak, DAO’ların gerçek dünya varlıkları olabilecek, paydaşların hakkı ve DAO’nun işleyişi sözleşmeler ile hukuki koruma altına alınacak, DAO’lar birbiri arasında hukuki işlemler gerçekleştirebilecek, işçi çalıştırabilecek, bir bankada hesap açabilecek, bir belgeyi imzalayabilecek, yani bir tüzel kişi gibi faaliyet yürütebilecek.
DAO’lara hukuki statü tanınması kriptoparalar için de oldukça önemli bir etkiye sahip olacak. LAO ve DAO konseptlerinde bu organizasyonlar sahip olduğu varlıkları, geliştirilme amaçlarına uygun olarak kriptopara formunda akıllı sözleşmelerinde tutuyor. Düzenlemenin geçmesi halinde DAO’ların sayısında, DAO yatırımlarında kayda değer bir artış yaşanması ihtimali güçlüdür. Ayrıca diğer eyaletlerin ve ülkelerin ekosistemin büyümesine bağlı olarak Wyoming DAO düzenlemesine benzer düzenlemeler geçirme ihtimali de artacaktır. DAO yatırımları kriptoparalar üzerinden yapılacağından bu durum kriptopara ekosisteminin gelişmesine önemli bir katkı yapabilir.
Sonuç
DAO’lar hem kamu kurumlarının hem de özel sektör kuruluşlarının iş modellerinin dönüşümü açısında devrimsel bir eşik olarak önümüzde duruyor. Bahse konu kurum ve kuruluşların çok daha kolay, çok daha güvenli ve çok daha demokratik bir şekilde çalışması için önemli fırsatlar sunan DAO konseptinin yasal bir kimlik kazanması DAO’ların potansiyelinin keşfedilmesine katkı sunarken paydaşların sayısını da hızlı bir şekilde artıracaktır.
Basit arayüzler ile DAO modelleri ile etkileşime geçen bireylerin blokzincir tabanlı iş modellerini benimsemesi ve bu modellere yatırım yapmalarının önü de açılacaktır. Geleneksel iş modellerine kıyasla bir DAO oluşturmanın ve yönetmenin maliyetinin düşüklüğü ve hızlılık, kolay erişilebilirlik, şeffaflık gibi diğer fırsatlar hesaba katıldığında bu yatırımların boyutu daha iyi anlaşılabilir.
DAO yasa tasarısı geçtiğimiz günlerde Wyoming Senatosu’ndan geçti ve önümüzdeki günlerde Temsilciler Meclisi’nde oylanacak, Temsilciler Meclisi’nde tasarıda bazı değişiklikler yapılması ihtimali güçlü ancak tasarı yasalaşma yolunda hızlı bir şekilde yol alıyor.
Bu yazı ilk olarak Mart 2021 tarihinde BTCHaber‘de yayımlanmıştır.